EBU'L MENUCEHR CAMİİ "Anadolu'daki ilk Türk Camisi"
2016 yılında UNESCO
Dünya Kültür Mirası olarak kabul edilen Ani ören yeri barındırdığı
tarihi ve kültürel değerler açısından da kendinden söz ettirmektedir. Binbir
kilise şehri olarak adlandırılmasını sağlayan birçok kiliseyi barındıran ören
yerinde Türk ve İslam tarihi açısından önem taşıyan Ebu’l Menucehr Camii hem
mimari hem de tarihi değeriyle ön plana çıkar.
1o64 yılında şehri fetheden Alparslan idareyi Şaddadi Emiri
Ebu’l Menucehr’e bırakmıştır. Ebu’l Menucehr’de ilk iş olarak şehri imar
çalışmalarına girişmiştir. Bu çalışmaların en bilinen ürünlerinden biri de
kaynaklarda 1072 yılına tarihlenen Menucehr Camii’dir.
Arpaçay Vadisi’nin kenarına ve vadiyi en güzel görülebilecek bir konuma
yapılan cami dikdörtgen planlı (18,5x15,7 m) ve iki katlı olarak yapılmıştır. Alt
katı medrese olarak kullanıan caminin tavanında Selçuklu dönemi yıldız
motifleri dikkat çekicidir.Dikkat çeken bir başka bölümü de 99 basamakla çıkılan
(Allah’ın 99 adına dayandırılır) sekizgen köşeli minaresidir. Minare kuzeybatı
köşesinde bulunmaktadır. Kare bir kaide üzerine oturtulmuştur. Bugün sadece
şerefesine kadar olan kısım ayaktadır. Minarenin üzerinde kufi yazı stili ile
“Bismillah” yazısı bulunmaktadır. Sekizgen minare Orta Asya Türk Mimarisinin
izlerini taşımaktadır.
Caminin en önemli özelliği de Anadolu’da yapılan ilk Türk Camisi olarak
kabul edilmesidir.
Camiye, Ani ören yerinde aslanlı kapıdan girdikten sonra
şehri ortadan ayıran yol takip edildiğinde ulaşılır. Meryem Ana Katedralinin
sağ tarafında yer alan cami minaresiyle şehrin her yerinden görülebilmektedir.
Kırmızı ve siyah renkli düzgün tüf taşlarıyla inşa edilen
yapı mimari özellikleriyle dikkat çeker.
Camiyi gezdikten sonra pencerelerden birine oturup Arpaçay
Vadisi manzaralı dinlenme bütün yorgunluğu alacaktır.
Yorumlar
Yorum Gönder