Kayıtlar

Haziran, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ŞÜKRÜ PAŞA ANITI VE BALKAN SAVAŞLARI MÜZESİ EDİRNE

Resim
Şükrü Paşa Anıtı ve Balkan Savaşı Balkan Savaşı sırasında Edirne'yi kahramanca savunan Şükrü Paşa ve Balkan Savaşı şehitleri anısına, savunma mevzilerinden biri olan Kıyık Tabya'da inşa edilmiştir. Kentin en yüksek yerinde bulunan Kıyık Tabya'da 28 Kasım 2000 tarihinde açılan Balkan Savaşı Müzesi, 14 bölüm ve 23 bonetten oluşmaktadır. Edirne halkı tarafından Türk Silahlı Kuvvetleri'ne bağışlanan silah, belge ve mühimmatın sergilendiği 4 adet sergi vitrini, 2 top,1 adet yemek dağıtım arabası, harita, resim, bilgi notlarının bulunduğu 118 pano, 28 konu mankeni ve seslendirme sistemiyle dönemin atmosferi canlandırılmaktadır. Şükrü Paşa,1857'de Erzurum'da doğmuştur. Öğrenimine Erzincan Askeri Lisesi'nde başlamış; İstanbul'dan topçu teğmen olarak mezun olmuş;Almanya'da dört yıl askeri eğitim görmüştür. Almanca, İngilizce ve Fransızca bilen Şükrü Paşa, Harbiye ve Darüşşafaka okullarında balistik ve matematik öğretmenliği yapmıştır.

BEYAZIT KULESİ

Resim
Beyazıt Kulesi, yangınları gözetlemek ve haber vermek amacıyla İstanbul'un Beyazıt semtinde 1749 yılında inşa edilen 85 metre yüksekliğinde kule. Gözetleme yerine kadar çıkan merdivenler 180 basamaktan ibarettir. Başlangıçta ahşap olarak inşa edildi. 1756'daki Cibali yangınında yandı. 1826'da yeniden yapılan kule yeniçeri ayaklanmasında tekrar yandı. Kule üçünçü kez Sultan II.Mahmut zamanında, 1828 yılında Senekerim Balyan'ın mimarlığı altında tekrar yapıldı. Beyazıt Yangın Kulesi; Nöbet Katı İşaret Katı Sancak Katı olmak üzere üç bölümden oluşur. Yangın, Beyazıt Kulesinden gündüz sarkıtılan sepetlerle, gece ise fener yakılarak haber verilirdi. Uzun süre geceleri farklı renklerde aydınlatılarak İstanbullulara ertesi günün hava tahminin duyurulması için kullanıldı. Kulenin mavi renkte aydınlatılması ertesi gün havanın açık olacağını, yeşil yağmuru, sarı sisi ve kırmızı karı haber verir. Bu uygulamaya 1995 yılında son verildi, 2010 yılında İstanbul

TOPHANE PARKI BURSA

Resim
Bursa’nın tarihten bugüne taşıdığı en önemli merkezler arasında yer alan Hisar Bölgesi, Bithynia döneminden Osmanlılar’a kadar uzanan süreçte inşa edilmiş önemli eserleri bünyesinde toplar. Bursa Kalesi, Balibey Han, Kale Sokak’ta yoğunlaşan tarihi Bursa evleri, tarihi camiler ve Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Gazi ile oğlu Orhan Gazi’nin türbeleri, İstiklal Şehitleri Anıtı ve Bursa Saat Kulesi bu bölgede yer almaktadır. Hisar’daki Kavaklı, Osmangazi ve Alaaddin Mahalleleri Bursa’nın ilk yerleşim yerleri olmaları yönüyle pek çok değeri bünyelerinde taşırlar. Orhan Gazi döneminde Geyikli Baba  tarafından devletin bekası için dikildiği söylenen Kavaklı Çınarı  semte adını vermiştir.        Tophane'den Burs'ya Bakmak           Tarihi Bursa Evleri    BURSA KALESİ   Bithynialılar zamanında yapılmaya başlanan kale daha sonra ihtiyaç duyuldukça Roma, Bizans ve Osmanlı İmparatorluğunca çeşitli onarımlara tabi tutulmuştur. Surlarda görülen

PANORAMA 1453

Resim
     Burası Topkapı, İstanbul kuşatmasının en çetin geçtiği, aşılamaz denilen surların aşıldığı, kutlu askerlerin     bekledikleri günün yaşandığı yer… İstanbul’un fethe açılan kapısı… Burada İstanbul`un fethine yeniden  tanık olacak ve kente giriliş anını neredeyse aynen yaşayacaksınız. Macar topçu ustası Urban`ın döktüğü   toplara dokunup Kostantinopolis`in surlarına doğru onların patlamalarına şahit olacaksınız. Sultan II.Mehmed`in binlerce askerinin tekbir seslerini ve Mehter Marşı`nı duyup, belki de eşlik edeceksiniz.         Burası 14 yıl önce Topkapı`daki Trakya Otogarı`nın olduğu, bugün ise “Topkapı Kültür Parkı”nın  bulunduğu yer. Solunuza bakınca Edirnekapı`daki surları, karşıya bakınca Topkapı Surları`nı yani  Kostantinopolis`e ilk Türk askerinin girdiği kapıyı ve sağınıza dönünce de Silivrikapı`daki surları görürsünüz.       İşte Sultan II. Mehmed`in “Fatih” unvanını alışına şahit olacağınız ve İstanbul`un fethini yaşayacağınız yer       tam da burası.

BİRİNCİ VE İKİNCİ MECLİS BİNALARI

Resim
     BİRİNCİ MECLİS BİNASI Ankara Ulus meydanında bulunan I. Türkiye Büyük Millet Meclisi binasının inşaasına, 1915 yılında başlanmıştır. İlkin İttihat ve Terakki Cemiyeti kulüp binası olarak tasarlanmış binanın planı evkaf mimarı Salim Bey tarafından yapılmış, inşasına ise kolordunun askeri mimarı Hasip Bey nezaret etmiştir. Türk mimari stilinde olan iki katlı binanın en belirgin özelliği duvarlarında Ankara taşı (ANDEZİT) kullanılmış olmasıdır. Meclisin, 23 Nisan 1920'de bu binada toplanması kararlaştırıldığında henüz bitirilmemiş olan bina, milli bir heyecanın eseri olarak milletin katkısıyla tamamlanmıştır. 23 Nisan 1920 ile 15 Ekim 1924 tarihleri arasında I. Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak kullanılan bina daha sonra Cumhuriyet Halk Fırkası Genel Merkezi ve Hukuk Mektebi olarak işlevini sürdürmüş, 1952 yılında Maarif Vekaletine devredilmiş, 1957 yılında ise müzeye dönüştürülmek üzere çalışmalara başlanmıştır. Bina 23 Nisan 1961'de "Türkiye