Kayıtlar

Haziran, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

EFES ANTİK KENTİ

Resim
Efes   (Ephesos)   Anadolu 'nun batı kıyısında, bugünkü   Selçuk   ilçesi sınırları içerisinde bulunan, daha sonra önemli bir Roma kenti olan antik bir Yunan kentiydi.  Klasik Yunan  döneminde İyonya ' nın on iki şehrinden biriydi. Kuruluşu   Cilalı Taş Devri   MÖ 6000 yıllarına dayanır. Neolitik Dönemde Efes 1996 yılı içinde, Selçuk Aydın ve Efes yol üçgeninin yaklaşık 100 m kadar güney batısında, mandalin bahçeleri arasında Derbent Çay'nın kıyısında Çukuriçi Höyük saptanmıştır. Arkeolog Adil Evren başkanlığında yapılan araştırma ve kazılar sonucu, bu höyükte taş ve bronz baltalar, iğneler, açkılı seramik parçaları, ağırşaklar, obsidien (volkanik cam) ve sileks (çakmak taşı), deniz kabukluları, öğütme ve perdah aletleri bulunmuştur. Yapılan değerlendirmeler ışığında, Çukuriçi Höyük'te, Neolitik Dönemden Erken Bronz Çağına kadar bir yerleşimin ve yaşamın olduğu saptanmıştır. Aynı tür malzemeler, yine Selçuk, Kuşadası yolunun yaklaşık 8. km'de Arvalya Deresi&#

KULA VOLKANLARI

Resim
Ünlü tarihçi Strabon'un 2000 sene önce, gördüklerinden dolayı  Katakekaumene (Yanık Yöre) adını taktığı Kula yöresi yaklaşık 5000 volkan konisine sahip Sandal Volkanı Kula çevresi Küçük Asya ve Anadolu'nun en genç volkanik arazilerine sahip..Nitekim yakınlardaki Demirköprü Barajı çevresinde bulunan ve 18 bin yaşında olduğu hesaplanan ilkel ayak izlerinin sıcak kül tabakası altında pişerek korunduğu düşünülürse bölgenin yakın zamanlara kadar aktif olduğu anlaşılıyor. Kula gezinizde volkan konilerinden bazılarını çok net şekilde görebiliyorsuz, inceleyebiliyorsunuz. Eğer dağcılığınıza, ayaklarınıza ve belinize güveniyorsanız yaklaşık yarım saatlik tırmanışla Sandal Volkanı'nın tepesine da çıkabiliyorsunuz.. Orada sizi küçük bir krater ağzı karşılıyor. Bu arada koni kül ve tüf konisi şeklinde olduğu için tırmanış sırasında yumuşak toprağın zorluk çıkardığını hatırlatayım.. Kula Yöresine gelmişken; Kula'nın tarihi evlerini, Kula Peri Bacalarını gezmeyi de unutm

ŞİRİNCE

Resim
Egenin İncisi İzmir'in tarih kokan şirin köyü:ŞİRİNCE Şirince, İzmir'in Selçuk ilçesine bağlı ve Selçuk'a 8 km uzaklıkta tarihi mimarisi başarıyla korunmuş turistik bir köydür. Özgün adı olan Kırkınca'nın efsanevi bir çağda dağlara vuran kırk kişiye atfen verildiği rivayet edilir. Rum telaffuzunda Kirkice, Kirkince ve nihayet Çirkince gibi biçimler alan bu ad, Cumhuriyet'in ilk yıllarında dönemin İzmir valisi Kazım Dirik'in talimatıyla Şirince şeklinde resmileştirilmiştir. 2012 itibariyle nüfusu 536 kişidir. 19. yüzyılda, özellikle ihracata yönelik incir üretimiyle ünlü, 1800 haneli bir Rum kasabasıydı. 1923'te Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi sonucu Rumların ayrılmasıyla (çoğu Katerini'nin Nea Efesos köyüne yerleşmiştir), Kavala'nın Müştiyan (Moustheni) ve Somokol (Domatia) köylerinden gelen mübadillerle iskân edilmiştir. Köyün evvelce bağ, incir, zeytinciliğe dayalı olan ekonomisi, bir tütün bölgesinden gelen yeni sakinlerini

BAFA GÖLÜ

Resim
BAFA GÖLÜ Aydın-Muğla sınırında yer alan ve Çamiçi Gölü olarak da adlandırılan Ege Bölgesi'nin en büyük doğal gölü. Büyük Menderes Deltası'nın güneydoğusunda yer alan göl aynı ırmağın getirdiği alüvyonların tarihi Latmos Körfezi'nin ağız kısmını kapatıp Ege Denizi'nden koparmasıyla oluşmuş. Bafa Gölü, Tarihi, arkeolojik ve doğal güzellikleriyle Türkiye'nin en zengin coğrafyalarından biri. 250 den fazla kuş türüne ev sahipliği yapıyor,kıyısında ve adalarında Akdeniz iklim tipi bitki örtüsünün örneklerini barındırıyor.Son yıllarda kirlenme sonucu önemli kayıplar yaşasa da kefal ve yılan balığı gibi lezzetli göl balıklarını yaşatıyor. BAFA GÖLÜ'ne ulaşım oldukça kolay; Söke'den Bodrum-Milas yoluna devam ediyorsunuz, bir süre sonra göl güzel görüntüsüyle karşınızda. Ama tarihi ve arkeolojik değerlerle, göl yaşamını görebilmek için yola devam edip Heraklia( Kapıkırı) köyüne ulaşmanız gerekiyor. Bafa Beldesi bitiminde solda kapıkırı tab

RUMELİ HİSARI

Resim
RUMELİ HİSARI , İstanbul'un Sarıyer ilçesinde   Boğaziçi 'nde bulunduğu semte adını veren hisar.Fatih Sultan Mehmet  tarafından İstanbul'un Fethi'nden ve Boğaz'ın kuzeyinden  gelebilecek saldırıları engellemek için Anadolu yakasındaki Anadolu Hisarı' nın tam karşısına inşa ettirilmiştir. Burası boğazın en dar noktasıdır. Mekânda uzun yıllardır Rumeli Hisarları Konserleri  düzenlenmektedir. Rumeli Hisarı, 30 dönümlük bir alanı kapsamaktadır. İstanbul Boğazı 'nın 600 metrelik en dar ve akıntılı kısmında inşa edilmiş bir hisardır. 90 gün gibi kısa bir sürede tamamlanan hisarın üç büyük kulesi, dünyanın en büyük kale burçlarına sahiptir. Rumeli Hisarı'nın adı Fatih vakfiyelerinde Kulle-i Cedide, Neşri tarihinde Yenice Hisar, Kemalpaşazade,Aşıkpaşazade ve Nişancı tarihlerinde  Boğazkesen Hisarı olarak geçmektedir. YAPIMI Hisarın inşaatına 15 Nisan 1452 ' de başlanmıştır. İş bölümü yapılarak her bölümün inşaası bir paşanın denetimine ve