coğrafi geziler

İzmir ve çevresi ülkemizin en fazla antik kente sahip bölgelerindendir. Bölgede yerleşim yerleşim 8-9 Bin yıl öncesine kadar indirilmektedir. Şehirde yer alan Yeşilova Höyüğü aynı zamanda ülkemizin de en eski yerleşim yerlerindendir. Tabii bu eski yerleşim bölgesi birçok tarihi eseri de bünyesinde barındırmaktadır. Bu eserler İzmir Sanat ve Tarih Müzesi yanında Arkeoloji ve Etnoğrafya müzelerinde ziyaretçilerini beklemektedir. İzmir Arkeoloji ve Etnoğrafya Müzeleri İzmir Konak’ta, Varyant yolunda yer almaktadır. İzmir’de ilk arkeoloji müzesi 1924 yılında Basmane Kapılar semtinde kurulmuştur. 1951 yılında Kültürpark’ta ikinci müze açılmış, bugünkü müze de 1984 yılında ziyarete açılmıştır. Üç katlı olan müze binasında; zemin katta tüm eserlerin ayrı kategorilerde korunup saklandığı eser depoları, restorasyon laboratuvarları, kütüphane ve arşiv bulunurken, ilk katta; idari bölümler yer almaktadır.  Taş Eserler Salonu, aynı zamanda müzeye giriş katı da o

Bolu Batı Karadeniz’in göller yöresi gibidir. Kuzey Anadolu fay hattı üzerinde yer alan şehirde yaşanan depremler, yer şekillerinin özelliği ve iklim şartlarına bağlı olarak sık sık heyelanlar yaşanmıştır. Bu olaylar sonucunda da Yedigöller, Abant, Sünnet ve Çubuk Gölleri gibi çok sayıda heyelan set gölü oluşmuştur. Çoğu küçük ama her mevsim ziyaretçilerine harika manzaralar sunan göllerdir bunlar.Örneğin bir sonbahar gölüdür Yedigöller. Abant belki de en çok bilinen en çok gezilendir. Bolu’nun Göynük ilçesi yakınlarındaki Çubuk Gölü bunlar arasında az bilinip gezilenlerdendir. O nedenle yolunu girişini bulmak biraz zordur. Ama göle ulaşıldığında ziyaretçilerine sunduğu harika manzarası zorlukları unutturur. Göynük’ten Bolu yönüne giderken yaklaşık 4 km sonra solda küçük bir tabela yolu gösterir. Buradan da 6 km sonra ziyaretçileri önce kaderine terk edilen yel değirmenleri sonra da Çubuk Gölü’nün güzel manzarası karşılar. Çubuk Gölü, Kayabaşı Tepesi

Sarıyer Baltalimanı’nda, kemik hastahanesinin karşısında yer alan küçük dinlendirici bir bahçe. Günümüzde İBB Park ve Bahçeler Müdürlüğü sorumluluğunda olan bahçeye giriş ücretsizdir. Toplu taşıma araçlarıyla ulaşımın kolay olduğu bahçe Japonya mimarisini simgeleyen kapısıyla hemen dikkati çekmektedir. Baltalimanı Japon Bahçesi Japonya ile Türkiye’nin işbirliğiyle kurulmuş bir parktır.2003 yılında ‘Türkiye’de Japon Yılı’ vesilesiyle kardeş şehir anlaşması bulunan İstanbul ile Yamaguchi Eyaleti Shimonoseki şehri tarafından tamamlanmıştır. Ayrıca 2015 Kasım’da her iki ülkenin işbirliği tarafından tadilatı tamamlanan bahçe günümüzde özellikle ilkbahar ve sonbahar mevsimlerinde oldukça güzel görünümler sunmaktadır.Hem şehrin ortasında sessiz sakin zaman geçirmek hem de güzel fotoğraflar yakalamak için ideal mekanlardan. Bahçede Shimonoseki Boğazından esinlenerek yapılmış giriş kapısı, gölet,şelale,ada,köprüler, çardak ve henüz faaliyete geçmeyen çay odası bul

Şelaleler şehri Düzce’de (7 şelale) mutlaka görülmesi gereken önemli güzelliklerden biri de Samandere Şelaleleri’dir.Burası aynı zamanda ülkemizin ilk tescil edilen tabiat alanıdır. Samandere Şelaleleri dev kayalar, mağaralar arasından/üzerinden dökülen gür suların ortaya çıkardığı beş şelaleden oluşuyor. Tabiat alanına girdiğiniz andan itibaren çoğu asırlık dev ağaçlar, birbirini takip eden şelaleler, bunların oluşturduğu yörede “cadı kazanı” diye isimlendirilen dev kazanları, mağaralar ve uzaklardan bile duyabileceğiniz suyun sesi karşılar ziyaretçilerini. Bütün şelaleleri kapsayan yürüyüş parkuruyla tabiat alanı dolaşılabiliyor, kısa mesafelerde farklı coğrafi oluşumlar gözlenebiliyor. O nedenle birkaç saat zaman ayırıp güzel bir fotoğraf makinesiyle gezilmeli burası. Şelaleler Beyköy beldesi Samandere Köyü’nde yer alıyor.Düzce iline yaklaşık 26 kilometre uzaklıktaki tabiat alanına tabelaları takip ederek çok güzel ve asfalt bir yoldan ulaşılabiliyor.