coğrafi geziler

İstanbul’u ve Boğazı en iyi seyredebileceğiniz tepeler arasında adı pek anılmaz Otağtepe’nin..Belki diğer tepelere göre yeni olduğundandır..Ama yolunuz düşer de bir uğrarsanız asla pişman olmazsınız. Bir kere ulaşımı oldukça kolay, belediye otobüsleriyle ulaşabileceğiniz gibi özel aracınızla da kolayca bulabiliyorsunuz burayı.Avrupa yakasından gelirken FSM Köprüsünün Asya ayağından sonra Anadoluhisarı sapağından çıkıp Otağtepe tabelalarıyla 5 dakikada oradasınız.En güzel tarafı da yoğunluğun yaşanmadığı günlerde aracınızı ücretsiz otoparkına bırakabilirsiniz. Muhteşem güzelliğine tarihi dokuların da karışıp harmanlandığı Otağtepe..İstanbul’u ve İstanbul Boğazı’nı panaromik olarak en güzel görebileceğiniz bir yer. Avrupa yakasını, Rumelihisarını, iki boğaz köprüsünü rahatlıkla seyredebiliyor, özellikle FSM Köprüsünü ve araçları kuşbakışı resimleyebiliyorsunuz. Bilinir ki; Fatih Sultan Mehmet İstanbul'un ilk fetih hazırlıklarını Otağtepe'de yapmıştır. İstanbul

Dilek Yarımadası tam adıyla Dilek Yarımadası - Büyük Menderes Deltası Millî Parkı, Aydın il sınırları içinde Dilek Dağı'nın Ege Denizi'ne uzandığı son noktada yer alan ve yaklaşık 20 km uzunluğunda ve ortalama 6 km genişliğindeki yarımadadır. Millî Park 27.675 hektarlık bir alana sahiptir. Bu alanın 10.985 hektarı 19.05.1966 yılında Millî Park ilan edilen Dilek Yarımadasına, 16.690 hektarı 1994 yılında Milli Park ilan edilen Büyük Menderes Deltasına aittir. Karşısında Yunanistan'a ait Ege adalarından Sisam adası bulunan Millî Parkın Dilek Yarımadası bölümü, Samsun Dağları'nın Ege Denizi'ne doğru uzanan son noktasıdır. Jeolojik yapısı; Paleozoik şistler, Mezozoik kalkerler ve mermerler ile Neojen tortul kütlelerden meydana gelmiştir. Yarımadanın morfolojik yapısı içinde birçok tepe, vadi, kanyon ve koy bulunur. Ortalama 650 m yüksekliğe sahip yarımadanın en yüksek yeri Milli Parkın adını aldığı Dilek Tepe'dir (Mykale) ve 1237 m yüksekliğindedir. Milli Pa

DÜNYA MİRAS LİSTESİ NEDİR? Bütün insanlığın ortak mirası olarak kabul edilen evrensel değerlere sahip kültürel ve doğal varlıkları dünyaya tanıtmak, toplumda söz konusu evrensel mirasa sahip çıkacak bilinci oluşturmak ve çeşitli sebeplerle bozulan, yok olan kültürel ve doğal değerlerin yaşatılması için gerekli işbirliğini sağlamak amacıyla UNESCO’nun 17 Ekim – 21 Kasım 1972 tarihleri arasında Paris’te toplanan 17. Genel Konferansı kapsamında, 16 Kasım 1972 tarihinde “Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme” kabul edilmiştir. 14.04.1982 tarih ve 2658 sayılı Kanunla katılmamız uygun bulunan bu Sözleşme, 23.05.1982 tarih ve 8/4788 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla onaylanarak, 14.02.1983 tarih ve 17959 sayılı Resmî Gazete'de yayınlanmıştır.  Uluslararası önem taşıyan ve bu nedenle takdire ve korunmaya değer doğal oluşumlara, anıtlara ve sitlere “Dünya Mirası” statüsü tanınmaktadır. Sözleşmeyi kabul eden üye devletlerin UNESCO’ya başvurusuyla başlayan ve Ulu

Özellikle İzmir’in yakıcı sıcağından kaçanlar için ilaç gibidir Çeşme..Esintisi durmaz, denizi çarşaf gibidir ve dinlendiricidir Çeşme. Bir zamanlar daha çok İzmir’lilerin termal kaynaklarından yararlanmak, temiz denizinde yüzmek için tercih edilirdi Ilıca ve çevresi.Ancak 2,5- 3 saat süren yolculukla ulaşılırdı.Bugün 45 dakikada ulaşılan ve gün boyu on binlerin hareket getirdiği Ilıca Plajı çevresi 1950’li yıllarda çöl manzarasını andıran kum tepecikleriyle kaplıydı…Bugün özellikle yaz aylarında binlerce insanı ağırlıyor. Görmelisiniz… Çeşme Kalesi Çeşme evleri ve buraya adını veren çeşmeler Ayios Haralambos Kilisesi Ilıca plajı Ildırı ve Erythrai Antik kenti Yapmalısınız… Çeşme kalesinin arka sokaklarını gezmek Çeşme Kalesinden limanı ve gün batımını izlemek Çeşme kumrusu yemek Yıldızburnu’nda sıcak su kaynağında keyif yapmak Sığ ve ılık deniziyle ünlü Ilıca Plajı’nda denize girmek Sahilde akşamüzeri esintisinde y