SADABAD (AZİZİYE) CAMİİ KAĞITHANE
Aziziye Cami;Bu alana ilk camii 1722’de Sadabad Sarayı ile
birlikte yaptırılmıştır. Hicri 27 Şevval 1134'te yapılan açılış töreninde ise
Sultan III. Ahmed namazını bu yeni camiide kılar. İlk camiin üzerinde herhangi
bir kitabesinin bulunup bulunmadığı ve mimari tarzı ile ilgili elde bilgi
yoktur. Patrona Halil Hareketi’nde yıkılan camiiyi Sultan III. Selim H. 1206'da
başlattığı çalışma sonucu H. 1207'de ibadete hazır hale getirir.
Zamanın tahribatına uğrayan saray ve camiiyi, bu defa Sultan
Abdülaziz yeniden yaptırır. Günümüzde Aziziye Camii adıyla halen ayakta olan bu
camii 1863’te saray başmimarları Sarkis ve Agop Balyan Biraderlerin inşa ettiği
camiidir.
Camiinin kapısının üstünde Sultan Abdülaziz' in H.1279
(M.1863) tarihli tuğrası bulunmaktadır. Tuğranın altında Ser Kenan Abdülfettah
Efendi' nin hattı ile şair Kamil'in on mısralık tarih manzumesinin son
mısralarında:
“Eyledi bünyan Sadabad da
Camii zivayi han Abdülaziz”
yazısı mevcuttur.
Camii dönemin batı mimari etkileriyle yapılmıştır. Çift sıra
pencereli ve muntazam kesme taştan duvarlar üzerinde ahşap bir kubbe bulunur.
Üstü kurşun kaplı kubbenin içi çiçek desenleri ile süslüdür. Mihrap ve
duvarlarındaki süslemelerden günümüzde sadece mihraptakiler kalmıştır.
Kare bir yapıya sahip camiinin neogotik üsluba sahip
minaresinin içinde her biri 100 taş basamaktan oluşan iki ayrı merdiven
bulunmaktadır. Birine camiinin içinden diğerine ise bahçeden girilir. İki kişi
aynı anda birbirini görmeden şerefeye çıkabilir. Şerefesinde zarif sütunlar ve
sütun başları ile yapılmış gölgeliği 1940 tamiratında sökülmüş, bir daha da
yerine takılmamıştır.
1904’te bir tamirat geçirmiş, 1939 depreminde ise minare
alemi düşüp kubbeyi delmiştir. İkinci Dünya Savaşı sırasında kandilleri, kapı
ve pencere kanatları yağmalanmış, camları kırılmış, kristal avizesi, kubbe ve
kurşunları parça parça sökülmüştür.
Aziziye CamiBir vakitler gül ve lalelerle bezeli, içinde bir
de namazgahı bulunan bahçesinde mermer süs havuzu ise 1974’lerde yokedilmiştir.
Şerefe ve havuzdan geriye kalan parçalar 1997'de Kağıthane Belediyesi
tarafından korumaya alınır. Kubbe alemi çalınmış, pencere pervazlarının
bazıları düşmüş, kubbesi içten parçalanmış, içerde güvercinler yuva yapmış,
duvarları örümcek bağlamış, zemininde altın bulma ümidiyle kazılar yapılmış ve
her yağmurda su baskınına uğrar bir durumdayken 1997 Aralık ayında Sadabad
Projesi çerçevesinde İstanbul Büyükşehir Belediye tarafından restorasyon
başlatılmış, çalışma 1998 Kasım’ında bitirilmiştir.
Camiinin biri Hünkar İskelesi, diğeri Vezir İskelesi olmak
üzere iki iskelesi bulunmaktadır. İskeleler derenin camii önünde kıvrım yaptığı
yerdedir. 1940 sonrası keyfi kaldırılan iskeleler ve 1987’de derede yapılan
keyfi yatak değiştirmeler ile tamamen yokedilmiştir. Fakat 1998 restorasyonu
ile iskeleler yeniden kurulmuştur.
Yorumlar
Yorum Gönder