ARPAZ KULESİ VE ARPAZ BEYLER KONAĞI



ARPAZ KULESİ Arpaz Beyler Konağının hemen karşısında bulunan kulenin eve ve ovaya bakan cephesinin birinci katında bulunan geniş kapısına çıkan taş merdivenleri vardır.
Kapının üst kısmında daha önce kullanılan bir çekme köprüye ait makara yuvaları bulunmaktadır. İndirildiği zaman evin (konağın) zemin kat taşlığına dayanan kemerli bir platforma oturan asma köprü, evden kuleye doğrudan doğruya bir tehlike anında çekebilmeyi sağlıyordu.
Dışa tamamen kapalı olan kulenin zemin katı, Meşrutiyet dönemine kadar zindan olarak kullanılmıştır.

Giriş katından üst kata ahşap bir merdiven ile çıkılır. Bu kat ovaya bakan parmaklıklı pencereleri, oturma sekileri, dolapları, alçıdan ocağıyla bir yaşama mekânı olarak düzenlen­miştir. Yanında, sonradan eklendiği anlaşılan kubbeli küçük bir hamam vardır.




Oda dolaplarının arkasından dolanan ve sonradan inşa edildiği anlaşılan kar gir bir merdiven, halen ahşap bir çatı ile örtülü bulunan ancak özgün bir şekilde olan teras dama çıkar. Terasın köşelerindeki çıkma kuleciklere açılan çok sayıda menfez, hem geniş bir gözetleme açısı sağlıyor hem de her yöne ateş edebilme kolaylığı getiriyordu. Bir çıkma mazgal, giriş kapısını zorlayanların üzerine kızgın su akıtmaya yarıyordu.






 Bu yapı özellikleri ile kule korunma, savunma ve geniş görüş açısı nedeniyle gözetleme amacıyla kullanılmaktaydı.
Konağın kuruluş düzeni, yapımı ve bağlı birimleri ile ilk çağdan bu yana sürekli olarak iskân edilmiş olan Arpaz ın geçmişine sıkıca bağlıdır. Bu iskân sürekliliğinin başlıca ne­deni, yerleşmenin son derece verimli bir ovanın kıyısında kurulmuş olmasından ileri gelir. Bu kulenin yapılış tarihi kesin olarak belirlenmiş değildir. Ancak II. Mahmut döneminde Rodos a ıslahata gönderilen Hacı Hasan Bey, Rodos tan dönüşünde 20 kadar usta getirmiş ve bu yıllarda bu kulenin onarıldığı sanılmaktadır. Onarımı yapan ustaların Rodos tan gel­miş olmaları kulenin modern havasından anlaşılır. Gerçektende, köşe kuleleriyle bu yapı Rodos taki St. Jean şövalyelerinin kalesindeki Naillac kulesini andırmaktadır.
Anadolu nun tarihinde ölü zamanlar olmadığını bir kez daha anımsatan Arpaz Beyler Konağı Batı Anadolu nun yerleşim tarihindeki sürekliliğin bir belgesidir.

ARPAZ BEYLER KONAĞI Arpaz, Nazilli nin 15km. Kadar güneyinde bulunan bir köyümüzdür. Şimdiki adı Esen köy olan bu köyümüze Boz­doğan asfaltından sola doğru sapılarak ulaşılır.
Köy, eski bir Karya yerleşmesi olan Harpasa Kalesinin eteklerinde kurulmuş ve adını bu yerleşmeden almaktadır. Hakkında çok az şey bilinen antik Harpasa, ortaçağda Stav-ropolis(Afrodisias) Metropolitliğine bağlı bir piskoposluk merkezidir. Daha sonra Aydın Beyliğinin bir yerleşim mer­kezi olarak varlığını sürdürdüğü bazı vakıf kayıtlarından ve bugün ortadan kalkmış olan bazı mezar taşlarından anlaşılır.

Köyde bulunan arkaik karakterli isimsiz bir türbe de bu dönemden kalmış olabilir. Evliya Çelebi de, Aydın Koca beyi tarafından ele geçirilen, Nazilli ovasının güneyindeki boğazı tutan ve "Beş boy" olarak adlandırdığı köylerden biri olarak Arpaz’ı da sayar. II. Bayezid devrine ait Aydın Mufassal Tahrir defterinde, Arpaz Yenişehir Kazasına bağlı olarak gösterilmiştir. Buna karşılık 1573–1574 tarihli Aydın Vakıf defterinde Aydın Livasına bağlı bir kazadır.
1451 tarihli Mufassal Tımar defterinde ise şu kayıt vardır:
" Taallukat-ı Arpaz Murad Hüdavendigar Aydın eline gelicek, oda oğlanı Ali Bey e verilmiş. Yıldırım Hüdavendigar zamanında kadimi Süleyman ve Doğan Bey ve Kemine Bey ve Beyazıt Bey yerdi; mezkûrlar çer iye eserlerdi; şimdiki halde Murad Hüdavendigar kullarından oda oğlanı İlyas Bey e Murad Hüdavendigar beratıyyiyüb asker-i mansureye mülazemet ider. "ifadesi vardır.
1573 tarihli Aydın Mufassal Tahrir defterinde burası bir Şehzade hassı olarak geçer. Aynı zamanda bölgesel önemi olan bir pazaryeridir. Bugün hala, Pazartesi günleri kurulan pazarına çevre köylerden gelirler.

Son bir not, Arpaz Kulesi mimarisiyle Türkiye'de tek..Bu kadar ilgi çekebilecek yapı maalesef kaderine terkedilmiş gibi..Görevli yok, ziyaret eden veya ziyaretçilere bilgi veren yok,Küçük bir tabeladan başka tanıtımı yok. Arpaz konağı kimsesizlere ve çevredeki işçilere konaklama mekanı olmuş..Ha bir de hayvanlar için barınak yapılmış..Yazık..




















Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İLGİNÇ HİKAYELER,İLGİNÇ MEKANLAR "CİN DELİĞİ,CEHENNEM KAPISI HİERAPOLİS"

İSTANBUL'UN EN GÜZEL 10 SEYİR TEPESİ

MALTEPE BEŞÇEŞMELER