FİLİBE (PLOVDİV) GEZİ REHBERİ

 


Filibe Sofya’dan sonra Bulgaristan’ın ikinci büyük şehri. Gerek Türkiye’ye yakın konumu, gerek sivil Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerini barındırması nedeniyle Türkler tarafından gezi rotalarına eklenen yerlerden.

Filibe (Plovdiv) ilinin idare merkezi olan kent yaklaşık 350 bin nüfusa sahip. Ayrıca önemli bir Türk nüfusuna da ev sahipliği yapıyor. Filibe ismi Makedonya kralı II.Filip’ten geliyor. İstanbul’dan araçla 4-4.5 saatte ulaşılabiliyor. Edirneye’de 2 saatlik mesafede.İsteyen günübirlik isteyense konaklamalı gezi planı yapabilir.İsterseniz Sofya gezi planında yarım gününüzü buraya ayırabilirsiniz.

I.Murat zamanında Osmanlı hakimiyetine giren Filibe, 500 yıldan fazla Osmanlı toprağı olarak kalmış. Anadolu’nun değişik yerlerinden getirilen Türklere yurt olmuş. O nedenle hem Türk etkilerinin hem de Türk nüfusun en fazla olduğu yerlerden. Filibe’yi gezerken sık sık Türkçe konuşan birilerine rastlamanız olası.

Filibe’de gezilecek yerler “Old Town” diye adlandırılan eski Filibe bölgesinde. Kentin ibadete açık olan Hüdavendigar (Cuma) Camii’nin bulunduğu bölgeden yürüyerek sokakları adımlamak en güzeli. Elinize fotoğraf makinenizi alıp araç girmeyen eski Filibe sokaklarında kaybolmak keyifli bir gün geçirtecektir.

Peki Filibe’de görülecek yerler neresi?

Filibe Trak,Yunan,Roma,Bizans,Slav ve Osmanlı mimarisinin renkli kenti ve 2019 yılında “Avrupa Kültür Başkenti” ünvanını almış.

Old Town bölgesi Filibe’nin üç tepesi üzerinde. Nöbet Tepe, Taksim Tepe ve Cambaz Tepe

·        Hüdavendigar (Cuma) Camii

14. Yüzyılda I.Murat tarafından yaptırılmıştır.Balkanların en iyi korunmuş camilerinden ve günümüzde aktif olarak kullanılıyor. Cami ve altında bulunan pastane Türk çayı, kahvesi ve tatlıları tatmak için buluşma yeri.

·        Roma Tiyatrosu

Cuma camisinden yukarı doğru bariyerli sokağa girdiğinizde tabelaları takip ederek 2.Yüzyılda yapılan 3500 kişilik Roma tiyatrosuna ulaşıyorsunuz.

Bu arada Hüdavendigar Camisinin hemen yanında antik odeon kalıntılarını ve karşısındaki Plovdiv belediye binasını da fotoğraflamak unutulmamalı.

Eski Filibe sokaklarını keşfederken karşınıza çıkacak alanlardan biri de St.Nedelya Kilisesi. Kilisenin karşı sokağında müzeye dönüştürülen Hristo Danov evini gezebilirsiniz.



St Nedelya Kilisesi’nin yanından devam ettiğinizde Yellow School (Sarı Mektep) adı verilen 1868 yılında Sultan Abdülaziz tarafından Bulgar’lara hediye amaçlı yaptırılan okul dikkatinizi çekecek.

Devamında Filibe mimarisinin en dikkat çekici yapılarından biri karşılıyor gezenleri; La Martiene Evi. Özgün yapısıyla dikkat çekici.

Sola, Nöbet Tepe tarafına devam edildiğinde taş döşeli sokaklar ve renkli evler bol bol fotoğraf çektirtecek sizleri. Bu sokakta ilk görülecek yapılardan biri de günümüzde restoran olarak kullanılan “Mevlevihane”


Sokağın bitiminde sağ tarafta “Hisar Kapı”, köşede “Filibe Etnoğrafya Müzesi” ve solda Filibe mimarisinin renkli örnekleriyle başbaşasınız.

·        Filibe Etnoğrafya Müzesi

1847 yılında Ermeni tüccar Kuyumcuoğlu tarafından yaptırılan muhteşem konak 20 odalı ve Rönesans tarzı yapılardan. Restorasyondan geçirilerek Etnoğrafya müzesine dönüştürülmüş.

Hisar Kapı ve ardında bulunan görkemli binalar mutlaka fotoğraflarla kayıt altına alınan yerlerden.Kapı antik çağdan beri kullanılmakta, o dönem Filibe akropolüne girilen üç kapıdan biri. Kapıdan yeni Filibe’ye girişteki muhteşem konaklar da restore edilip müzeye dönüştürülmüş.

Biraz yorucu ama keyifli Eski Filibe gezisini Cuma Camisine uğrayıp altındaki kafede Türk kahvesi ya da demli bir çayla noktalamalısınız.







Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İLGİNÇ HİKAYELER,İLGİNÇ MEKANLAR "CİN DELİĞİ,CEHENNEM KAPISI HİERAPOLİS"

İSTANBUL'UN EN GÜZEL 10 SEYİR TEPESİ

MALTEPE BEŞÇEŞMELER