SAGALASSOS ANTİK KENTİ



Sagalassos ülkemizin güney batısında ,antik çağda Pisidya diye adlandırılan günümüzün Göller Yöresi’nde yer almaktadır. Burdur’un Ağlasun ilçesi yakınındaki antik kent gözlerden ırak olması nedeniyle hak ettiği değeri bulamayan yeterince tanınmayan kentlerdendir. Ama adını duyup bir kere görmeye gidenler ayrılırken tekrar görüşmek dileğiyle vedalaşırlar Sagalossos’tan.



Akdağ’ın eteklerinde denizden 1450-1600 metre yüksekliğe kurulmuş kenti görmek amacıyla virajlı yollardan tırmanırken; insanlar bu dağ başını neden tercih ederler diye düşünmeden edemiyorsunuz. Ancak kenti gezmeye başladığınızda sorulara çok kolay cevap bulabiliyorsunuz.


Peki o dönemlerde bu kadar yüksek bir dağ eteği neden tercih edilmiş;

Birincisi güvenlik, antik kentten bütün ovaya, vadilere ve yakın tepelere hakimsiniz. Saldırıya uğrama ihtimaliniz az,


Eteğine kurulduğunuz dağlar size istediğiniz kadar suyu sunuyor. Birçok antik kentte bir hamam kalıntısına rastlarken burada üç hamam olduğunu fark ediyorsunuz.




Suları o kadar lezzetli ki Sagalassos  antik çeşmeleriyle ünlenmiş. Bunlardan iki tanesi ayağa kaldırılmış ve bugün bile suyundan içebiliyorsunuz. M.S. 161-180 yılları arasında yapılan 28 metre cepheli 9 metre yüksekliğindeki Antoninler Çeşmesi, tam 3 bin 500 parçanın birleştirilmesi ile 2 bin yıl sonra yeniden ayağa kaldırılmış.2010 yılında orijinal görünümüne kavuşan çeşme en çok merak edilen ve gezilen yerlerden. 18-19 yüzyıl önce dönemin ünlü Roma imparatorlarının su içtiği çeşmeden aynı şekilde yararlanmak farklı duygular uyandırıyor.


Kenti gezerken dünyanın diğer ucuna, Peru’daki ünlü Machu Picchu kentine doğru uzandığınızı hissediyorsunuz. Ben o havayı hissettim.

Çevredeki killi toprak  ve çeşitli madenler insanların burayı seçmesindeki bir başka neden.
Dağ yamacında birkaç basamak halinde kurulmuş kentin çevresi çok verimli ovalar ve vadi tabanlarıyla kaplı.Burdur ve Ağlasun ovaları gibi.




Sagalassos’un Tarihçesi;

Sagalassos Pisidya bölgesinin en iyi korunmuş kentlerinden. Bunda yüksekte kurulduğu için farkedilmemesi ve yağmacıların talanından uzak kalması etkili olmuştur. Yerleşme geçmişi MÖ 10 binli yıllara kadar inen kent çevresinde sırasıyla Luviler, Frigler,Lidyalılar,Pisidyalılar ve Persler hüküm sürmüştür.

Kent en parlak dönemini Roma imparatorları Augustus ve Hadrian zamanında yaşar,gelişir,kalkınır. Pisidya’nın birinci kenti olur.

6. ve 7.yüzyıllarda yaşanan iki büyük deprem ve veba salgını kentin yok oluş sürecini başlatır.13. yüzyılda Türklerin çevreye egemen olmasından sonra kent tamamen yok olur.

Sagalassos ayağa kalktıkça gezenleri kendine daha fazla hayran bırakacak kentlerden. Bugünkü haliyle bile huzurla mutlulukla saatler geçirilebilecek bir yer.







Teraslara kurulu olmasına rağmen gezmek oldukça kolay. Yürüyüş merdivenleriyle rota çizilmiş. 

Kent ağırlıklı olarak aşağı ve yukarı kent olarak ayrılmış. Girişte önce büyük ve küçük Roma hamamları karşılıyor. Devamında önce aşağı kent geziliyor. Agorası, sütunlu yolu görülüyor. Yukarı kentte ise büyük agora, meclis binası Antoninler çeşmesi, surlar, Agoraya giriş kapıları,Dor Tapınağı, Heroon kulesi, Neon kütüphanesi, Helenistik Çeşme ve Tiyatro görülebilir.




En uygun ziyaret zamanı Mart-Kasım arasında. Yüksekte kurulduğu için Temmuz Ağustos aylarında bile serin serin gezilebiliyor.

Bir önemli not daha; Sagalassos’u anlayarak gezebilmek için öncesinde Burdur Arkeoloji Müzesi gezilmeli çünkü müzedeki eserlerin büyük bölümü Sagalassos’a aittir.





Ulaşım;


Burdur,Isparta veya Antalya yolundan Ağlasun ilçesine,oradan da tabelaları takip ederek 7 kilometre sonra kent girişine ulaşılıyor. Yol asfalt ancak biraz virajlı. Ören yerine giriş 10 TL. Müze kart geçerli 





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İLGİNÇ HİKAYELER,İLGİNÇ MEKANLAR "CİN DELİĞİ,CEHENNEM KAPISI HİERAPOLİS"

İSTANBUL'UN EN GÜZEL 10 SEYİR TEPESİ

MALTEPE BEŞÇEŞMELER