TEOS "Şarap Tanrısı Dionysos'un memleketi
TEOS
Teos şarap tanrısı Dionysos'un memleketi...
Dionysos, çoskunun, mutluluğun, yaşama sevincinin, üzümle
simgelenen şarabın ve şarabın yarattığı sarhoşluğun, taşkınlığın ve sınır
tanımazlığın da tanrısı.Antik dünyanın en büyük tapınağı olarak kabul edilen
Dionysos Tapınağı da burada...
Bir tarihsel hazine olan Teos, sanatçılar kenti olarak da
bilinir. Tarihte ilk kez oyuncular birliği burada kurulmuş. Bir oyunculuk
merkezi olan Antik tiyatrosu, 17 bin kişilik. Hellenistik dönemde sanatçıların
ve sanatçı kumpanyalarının özerk bir yerleşim birimine sahip olduğu
yeryüzündeki tek kent Teos. Kentin bir bölümünde sanatçılar tamamen kendi
kurallarıyla-yasalarıyla ve kendilerine ait bir alanda yaşama özgürlügüne
sahipti.
İzmir'in Seferihisar İlçesi'ne 5 kilometre uzaklıktaki
Sığacık Köyü'nün bir kilometre güneion kentideniz kenarında bulunan Teos Antik
Kenti M.Ö. 1000 yıllarında bir İon kolonisi olarak kurulmuştur. Kurucusu
Dioysos'un oğlu Athames olarak bilinir. Teos önce Pers yönetiminde kalmış,
sonra Lidya, ardından yine Pers yönetimine geçmiştir. İonlarla birlikte Teos
bağımsızlığını kazanmış; mimari ve ticarette önemli bir yer haline gelmiş, aynı
zamanda da sanatçının dostu olarak nam salmıştır.
Teos antik kenti kalintilari Ünlü ozanlar Anakreon (M.Ö.
572), Antimachos ve Epikürcü Nausiphanes de Teos’luydu... Ama ne var ki Teos’da
çok önemli bir rol oynamış, sadece yazıtlar aracılığı ile bildiğimiz Dionysos
Sanatçılar Birliği, devamlı bir huzursuzluk kaynağı olarak görülmüş ve M.Ö. 2.
yüzyılın ortalarında Teos’dan Ephesos’a (Efes) sürülmüşler.
12 İon kentinin en önemlilerinden biri olan Teos'ta
Hellenistik ve Roma dönemi kalıntıları bulunmaktadır. Ziyarete sürekli açık
olan Teos Antik Kenti'ndeki en önemli antik eser antik dunyanin en buyuk
tapinagi olarak kabul edilen Dionysos Tapınağıdır. Diğer önemli kalıntılar ise
Agora, tiyatro, odeon, surlar ve liman kalıntılarıdır.
19. yüzyılda İngiliz Society of Dilettanti Cemiyeti, 1924
yılında Fransızlar, 1962-1967 yılları arasında Ankara Üniversitesi, 1980-1992
yılları arasında D. Mustafa Uz, 1993-1996 yıllarında ise ODTÜ’den N. Tuna
tarafından yapılan araştırmalara ragmen bugun hala kalıntıların çok azına
ulaşilabilmiş durumda. 2010 yılından itibaren tekrar başlatılan yeni dönem
kazı, belgeleme ve restorasyon çalismalari devam etmektedir.
Yorumlar
Yorum Gönder