ANADOLU FENERİ
Anadolu Feneri Beykoz ilçesine bağlı en gözde köylerden.
Kuruluşunun 1650’li yıllara kadar(1658) indiği tahmin edilen köy İstanbul
Boğazı’nın Karadeniz’le birleştiği yerde konumlanmış. Bu nedenle sadece
yazlıkçıların değil gezginlerin ve fotoğraf meraklılarının da sık tercih ettiği
bir köy.
Anadolu Feneri karşı komşusu Rumeli feneri ile boğazın
sessiz bekçilerinde sanki. Köy adını 1834 yılında yapımına başlanan fenerden
almakta.
Anadolu Feneri, İstanbul'un Asya yakasında İstanbul
Boğazı'nın Karadeniz'le birleştiği kuzey ucunda Yon (Hrom) Burnu üzerinde
bulunan deniz feneridir. Karşısındaki Rumeli Feneri'nden 2 deniz mili
uzaktadır. Fenerin bulunduğu köy de aynı isimle (Anadolufeneri) adlandırılır.
Köyü ziyaret ettiğinizde şansınıza fener açıksa ( Salı günleri ziyarete kapalı
olduğunu gördüm) bahçesinden ve fenerden boğaz manzarasının keyfi başka
olacaktır.
Beyaz taştan yapılmış fenerin boyu 20 metredir. Yalnızca
Beykoz'a dönük yüzünün dar kısmı karanlıkta kalır. Anadolu feneri orijinal
halini koruyan nadir fenerlerden biri. Bir tek fenerin kristalini döndüren
motor ve ampul sonradan eklenmiş. Denizden 75 m yükseklikteki fener, saniyede
bir beyaz ışık veriyor, 18 saniye bekliyor.
Köyde yaşamını sürdüren nüfusun bir kısmı Kafkasya’dan göç
edenler, kalan kısmı da Girit’ten asker olarak gelip yerleşenlerden
oluşmaktadır.
"Anadolufeneri Köyü’nde 1880 yılında II. Abdülhamit
tarafından yaptırılan “Hamid-i Evvel Camii”bulunmaktadır. Cami, Beylerbeyi ve
Emirgan’da bulunan Hamid-i Evvel Camii ile aynı ismi taşımaktadır. Ayrıca
Halayıkdere Mahallesi’nde 1996 yılında Mustafa Sözer adına yaptırılan bir cami
daha mevcuttur.
Yorumlar
Yorum Gönder